Nicci Enchmarch ile sözlü tarih görüşmesi

Abstract

İngiltere’de yaşayan ve proje yönetim müşaviri olarak çalışan Yeni Zelandalı Nicci Enchmarch, Filistin davası için farklı yardım organizasyonlarında görev alır. 2010 yılında Gazze’ye insani yardım taşıyan Özgürlük Filosu’na katılır ve Mavi Marmara Gemisi’nde bulunur. Sadece Gazzelilere değil bütün Filistin halkına yardım etmek üzere yola çıkıldığını söyleyen Enchmarche, bu kadar şiddetli olmasa da bir engelleme ile karşılaşılacağını tahmin ettiğini, bu arada uluslararası arenada devam eden hukuki süreçten umutlu olduğunu ifade eder. Saldırı anında güvertede bulunurken saldırının gerçek silahlarla yapıldığı anlaşılınca, yapılan anonslar sonrası güverteden ayrılarak içeri girer. Bu sırada alnından vurulan Cevdet Kılıçlar’ın ölümüne şahit olur. Saldırıdan iki saat sonra yaralıların taşınmasını kabul eden İsrail askerlerinin özellikle Arap ve Türk erkeklerine ırkçı tavırlarla yaklaştığından bahseder. Aşdod Limanı’na gitmeden özel eşyaların ve ekipmanların hepsine el koyulur ama pantolonunun cebindeki telefonu üst aramaları sırasında fark edilmez. Böylece gemide yaşananları bir arkadaşına mesaj yoluyla haber vererek saldırının basında duyulmasını sağlar. Limana vardıktan sonra da devam eden arama ve sorgulama süreci içinde, sınır dışı edilmesi için imzalaması gereken bir belge verilir. Belgeyi imzalamayı reddeder ve birkaç gün kalacağı Berşeva Hapishanesi’ne götürülür. Enchmarch, bu sürede karşılaştığı zorluklara ve ülkesine döndüğünde aldığı tepkilere de değinir