Hasan Kozan ile sözlü tarih görüşmesi

Abstract

1926 yılında doğan Hasan Kozan, ilkokulu İzmir ilinin Seferihisar ilçesine bağlı Sığacık kasabasında okur. 3. sınıfta okuldan ayrılarak tütüncülük yapan babasının yanında çalışmaya başlar. 1941 yılında babasını kaybettikten bir yıl sonra tütün işini bırakarak balıkçılığa başlar. Tütün işinden kazandığı parayı kardeşiyle beraber aldıkları bir tekneye yatırır. Bölgede en çok avladıkları balıkları anlattıktan sonra denizin o yıllarda tertemiz olduğunu da ifade eder. Balıkçılığın yanı sıra bahçe işi yapar özellikle mandalina yetiştirir. Eşini ve gelinini kaybedince mutfak işini üstlendiğini söyleyen Kozan, kalamar tarifi verdikten sonra denizden en çok çıkan balık cinslerini de sayar. Mesleğin inceliklerine değinerek hangi balık için hangi saatte avlanmaya çıkılması gerektiğine dair bazı bilgiler verir. II. Dünya Savaşı yıllarına dair unutamadığı anılarını aktarır. Kasabadaki sosyal yaşamda kahvehane kültürünün baskın olduğunu belirtir. Son olarak, Atatürk’ün 1934 yılında Sığacık’a gelişini anlatır.